Friday, September 13, 2013

Halide Edip Adivar ve Liberalizm

HALIDE EDIP ADIVARIN LIBERALIZMLE IMTIHANI
Bahadir Turk
Liberalizmin temelinde cogulculuk, suphecilik, moral otonomi, serbest piyasa, gucler ayriligi ve anayasacilik gibi temellere dayanir.

Turkiyede liberalizm milliyetci muhafazakar gelenekle iletisime gecebilmek adina onarin bazi soylemlerini bunyesine katmistir.

1908deki kanuni esasiye cok sevinir kendisi fakat 31 mart vakasinda olumle tehdit edilince misira kacar. tabii bu sureden once gazetelerde ufak ufak yazmaya baslamistir. oradan da birsure sonra ingiltereye gecer. burada dusunurlerle biraraya gelir ve feminizm, demokrasi gibi konularda kendisini gelistirir.  ulkeye dondudugunde ilk kadin dernerklerinden bir tanesini kurar turk ocaginda calisir.

balkan savaslari sonucunda muhacirlerin makedonya topraklarinda dustugu durum aclik ve sefaletle ana topraklarina donusu onu cok etkiler ve yardim kampanyalari baslatmasina ragmen batinin ilgisizligi duyarsizligi onu cok uzer ve hayran oldugu bati onda hayal kirikligi ugratir. hayranligi azalir. daha sonra suriyeye gider ve orada adnan adivar ile evlenir.

15 mayis 1919 sonrasi isgal doneminde sultanahmet mitinglerinde adeta efsanelesir ve devaminda kocasiyla birlikte anadoluya gecer. sakayadan sonra fiilen cepheye de katilir.calismalari nedneiyle once onbasilik sonra bascavusluk unvanlari verilir kendisine. gerci bu unvanlar elestiriye neden olur. halk sargi yara bere icerisindeyken kurtulus mucadelesinde, kendisi birkac fotograf cektirdigi  icin onun derdi baska, ciddiyetsizliktir bu denilerek elestirilmistir.

kocasi Dr Adnan Adivar Terakkiperver Cumhuriyet Firkasinin kuruculari arasindadir. ve kapatilma sonrasi kocasinin Ataturk ile surtusmesi sonucu esiyle birlikte ulkden ayrilmak zorunda kalan Edip once ingiltereye sonra Fransaya yerlesir. daha sonra columbia universitesinde turk tarihi dersleri okutur.

Halide Edip Adivar'in Izmir konusmasindan: birgun gelecek daha buyuk bir mahkeme, milletleri tabii haklarindan mahrum birakanlari mahkum edecektir. o mahkeme bugun aleyhimize olan devletlerin fertlerinden mutesekkil edecektir. cunku her ferdin ezeli bir hak duygusu vardir ve milletleri de meydana getiren fertlerdir. islam universitesi kurulmasi icin hindistana gider katkilarda bulunmaya calisir. ataturkun olumunden sonra yurda doner. 1950-54 arasinda DP'nin gosterdigi bagimsiz milletvekili adaylarindan meclise girmistir. 14 mayistaki 1950 secimini demokrasi icin onemli oldugunu dusunur ve o gunun demokrasi bayrami olarak kabul edilmesini onerir.

murteci, irkci, komunist bunlar birbirine tercih edilemez demistir mecliste ve bunlari medeni dunyanin mikroplari oldugunu da ifade etmistir.

Dogu-Bati Sorunsali

Halide Edipe gore Dogu gorunmeyene yani ruha saplanmisken, bati gorunene yani maddeye saplanmistir. halide edip dolayisiyla dogu-bati iliskisini ruh-madde dikotomisine baglamistir. dogu-bati izlerini musiki zevki, kadinin toplumdaki konumu, devlet telakkisi, fertlerin mutlulugu gibi konular uzerinden tartisir. bu tartismanin sonucunda batinin insan hak ve ozguluklerine vurgu yapan duzeni ovulse de halide edip doguyu tercih eder. romaninda "garbin ruh iklimi bana soguk geldi, sarkta sukun ve sifa ariyorum". halide edip doguyu maddi beklentilerden uzakta yasayan bir toplum olarak tasvir eder sinekli bakkalda. Fakat daha onsrai eserinde maddi hayati reddeden dogulu ferdin evvela kendi hukumdarlari, sonra da garkin materyalist mustevlileri tarafindan istismar edilmistir. hayatin varligini maddi oze indirendir gark medeniyeti. Sark ve garb arasinda kurulan madde-ruh, hareket-duraganlik karsitligi bu iki medeniyet arasinda bir dizi kompleks siyasal, sosyal ve ekonomik farklar olusturmustur.

Garpin sarka galene calan yonleri arasinda olumlu olanlar gibi olumsuz olanlar da vardir.cirkin ve haksiz olan yanlar uzerine dusunmeye deger verir. elbette takdire sayan ve turkiyeye ornek olmasi gereken yonleri de vardir garpin.Garp'in ustun taraflarindan birisi insan haklari nosyonu ve bu nosyonun yasalarca guvence altina alinmasidir.yine batida gelisen ictimai adalet gibi muhayyel mefhumlar batinin bir diger erdemidir. bir diger nokta fikir hurriyetidir. batinin buralara gelmesinde motor gorevi gormustur. fakat bati devasa gucle bir noktadan sonra kontrolden ciktigi ve diger geri kalan dunyayi kendisine hizmet eden duruma dusurmustur. bati ciddi bir hastaligin pencesine dusmustur ve bunun nedeni madde ruh arasindaki bozuk iliskidir.

Halide Edip ve Amerika
halide edip amerikayi yeni Garb olarak adlandirir ve dikkatle izlenmesi gereken bir ulke oldugunu dusunur. bu surecte dikkat edilmesi gereken bir nokta da taklitciliktir. tamamen taklit etmenin bu cografyanin sartlarina uyarlamamanin olumlu sonuclar vermeyecegini dusunur. abdnin ilerlemesinde ozgurlukleri verdigi onemin yattigini dusunmektedir. Lincoln'un halkin halk icin halk tarafindan yonetilmesi ifadesini siar edinir. haklarin korunmasi adina anayasanin onemine isaret eder.

kendisi lockecu dusuncenin temeli olan adalet hurriyet mulkiyet i beimsemistir ve liberalizmi ozuyle benimseyen nadir isimlerdendir.

ona gore hurriyet bir kultur meselesidir. uzun sure esaret altinda yasamis toplumlarla hur yasamis toplumlarda hurriyet farkli farkli tezahur edebilir. o da lockucu felsefeye uygun olarak hosgoru anlayisla toplumun birarada yasamasinin mumkun olacagni vurgular ve buna ornek olarak da osmanli ve amerikayi verir. Fakat iktisadi acidan o kadar da serbestiyetci degildir. bireylerin belirli bir gelir seviyesine ulasabilmesi icin devletcilige vurgu yaparken ayni zmaanda tek ureticinin devlet olmasina da karsidir. ona gore birey olma bilinci icin iktisadi ozgurluklerin yerlesmesi gerekir. fakat o daha cok sosyal liberal gelenegi desteklemektedir: "sadece kazanc gayesine dayanmayan ekseriyetin de faydasini temin eden" bir iktisadi mekanizmanin islerlik kazanmasini talep eder.

Halide Edip'in Turk Toplumuna Bakisi

istiklal mahkemelerinin kurulmasindan sonraki donemi tek parti diktatorlugu olarak gormektedir. onun deyimiyle seklen demokratik kalan yonetime diktatorluk yerlesmistir. sehy said isyani gibi isyanlarin temelinde terakkiperver cumhuriyet firkasinin ozgurlukcu dusunceler yuzunden ortam olustugu dusuncesi nedeniyle takrir-i sukun kanunlari cikarilir. halide edipe gore bu mustafa kemal pasanin oynadigi gorkemli bir oyundur ve boylece baski geleneginin olusturulmasi baslamistir. ozellikle sapka kanununa muhalefeti agirdir. ona gore: Turke sapka giydirerek medenilestirmek ya da asilarak idam edilecegini soylemek en azindan sacmaliktir. sokaktaki insan bunu uygulayanlardan cok daha batilidir.

ayrica ona gore kadinlarin toplum hayatindaki inkisafinin medeni kanundan cok daha onceye gider ve 1908lere kadar uzanir. ayrica diyanet islerinin konumunun bir dinsizlesmeyi degil, dinin devlet kontrolune gecmesini isaret eder. bu ise islamin manevi gelisimine engeldir. devletin dine mudahale ettigi yerde toplumsal baris yara alir.

osmanli cumhuriyet iliskisine iyi kotu dikotomisi duzeyinden bakmayi reddeder. o cumhuriyeti batililasma olarak osmanli son doneminin devami olarak gorur. ozellikle tanzimat donemini over.

milliyetci fikirler de barindiran Halide Edip, milliyetciligin pozitif yonlerini onplana cikarmaya calisir. milliyetci dusunceleri zamanla evrilerek milliyetci muhafazakar bir cizgiye gelmistir.

mustafa kemale bakisina gelirsek iliskisi inisli cikislidir. milli mucadelede hicbir zaman yalniz adam oldugunu dusunmez ve yanindaki kazim karabekir refet pasa ali fuat cebesoy gibi isimlere de ovgude bulunur bol bol Turkun Atesle Imtihaninda. fakat sembol ismin mustafa kemal oldugunu ayni kitapta ifade eder. fakat sembol olmasina ragmen demokratiklesme-sivillesme surecinde onu bir engel olarak gormustur. kendisiyle birlikte olum fermani cikartilmis bu kadinin bilgi ve azminden bol bol istifade etmistir mustafa kemal. fakat savas sonrais donemde fikir ayriligina dusmusler ve mustafa kemalin kafasinda halide edip negatif bir imgeye donusmutur. nutukta kendisinden sadece 3 kez bahsetmistir mustafa kemal. ustelik bunlardan bir tanesinde mandacilik fikrini ehveni ser olarak gormesini bahseder ve onun bu fikrini tarihsel baglaminda ele almamis ve onun kurtulus savasindaki katkisini reddetmistir bir nevi. zaten temelde yatan nedenlerden birisi kocasi adnan adivarin terakkiperver cumhuriyet firkasindan olmasi yatar. her ne kadar halide edip o donemde bir destek vermese de bunun etkisi muhakkaktir. halide edip ulkeyi daha sonra erk etmis ve sadece 1935de torununu gormeye gelmis onun disinda mustafa kemalin olumune kadar don(e)memistir.

sonuc olarak ozgurluklere sahip cikan, cemaaat hayatinin kodlarini da icinde bulunduran fert anlayisini desteklemistir. dogu bati sorunsali uzerine kafa yormus, milliyetci, liberal ve muhafazakar fikirler uretmistir.

Turkiyede Siyasal Dusunceler Tarihi -  Liberalizm


No comments:

Post a Comment

yorumlarinizi her zaman yazabilirsiniz, birbirimizden birsey ogrenmek adina...